21 Oct


Ayet, "Allah’a ve Peygamberine karşı savaş açan ve dünyada fesat (bozgunculuk) çıkaran kişilerin başlarına gelecek cezaları belirtmektedir. Bu kişiler, öldürülme, asılma, ellerinin ve ayaklarının çapraz olarak kesilmesi veya sürgün gibi ağır cezalara çarptırılabilirler. Bu cezaların, bu dünyada uğrayacakları rezil durumu ifade ettiği ve ahirette büyük bir azap ile karşılaşacakları vurgulanmaktadır. Genel olarak, bu ayet, toplumun huzurunu bozanların ciddi sonuçlarla yüzleşeceğini bildirir. 


Bazı arkadaşlar, bu ayete bakarak zalimlerin dünyada karşılaşacakları bu cezaların inananlara bir emir olmadığını, aksine bu durumun sadece bir bilgi verdiğini ifade ettiklerini görmekteyiz.

Yani, bu ayet aslında "Yeryüzünde bozgunculuk yapanlara, başlarına gelecek olan felaketler budur" şeklinde bir uyarıdır. Müslümanlara bu cezaları uygulamaları gerektiğini söyleyen bir ayet değildir" diyorlar.

Ayrıca, "Eğer yeryüzünde böyle davranırsanız, içinde bulunduğunuz toplumlar size bu cezaları uygulayacaktır" diyerek adeta sorumluluğu başkalarına atıyorlar.

Özetle; "bu bir emir değil, zalimlerin başına gelecek bir tür ilahi takdirdir." Yani Allah, bir zalim topluma ceza verme işini herhangi bir toplumun keyfine bırakıyor. diyorlar.

İlk bakışta bu itirazlar makul görünse de, Maide 33. ayetin başlangıcındaki "Allah ve Resulüne karşı savaşanlar" ifadesinden, bir savaşın yaşandığını veya yaşanacağını söylemek yanlış olmasa gerek. Eğer bir savaş mevcutsa veya mevcut olacaksa, Müslümanlar tarafından, zalimlerin başına gelebilecek olası sonuçların sıralanması ve bu sonuçların gerçekleşmesi de doğal bir durum olur. Keza, İnananların aktif olarak bir savaşın içinde olduklarını da, Maide 33. ayetten hemen sonra gelen 34. ayetteki "Ancak, onlara güç yetirmenizden önce tevbe edenler bunun dışındadır" ifadesinden net bir şekilde anlayabiliyoruz. 

Özetle, ayetler; bozgunculara karşı savaş anlarında ortaya çıkabilecek durumları aktarıyor ve bu durumların birer ceza olduğunu, onlara karşı güç sahibi olduğumuzda da bu cezaları uygulayabileceğimizi ifade ediyor.

Umarım anlatabilmişimdir.
Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.